YOU WILL NEVER WALK ALONE

Büyük kulüpler her zaman hedeflediği yerlere gelmiştir. Hedeflediği kupalara ve zaferlere ulaşmıştır. Hele 'you will never walk alone' diyen taraftarlarınız varsa artık sadece kazanmak olur mesele. İşte o kulüplerden birini, bir liman şehrinin 30 yıllık hasretini konuşacağız bugün. Bugün LİVERPOOL'u konuşuyoruz. 

Liverpool F.C. Fights Youth Soccer Club's Use Of Trademarks
( Fotoğraf Kaynağı : forbes.com )



Belki de doğru olan ilk karar Jurgen Klopp'u getirmekti. Çünkü son sezonunda Dortmund'da takımı küme düşme potasına kadar geriletmiş ve kendi isteğiyle Dortmund'dan ayrılmıştı. Neden böyle bir hocayı takımın başına geçiresiniz ki ?  Gerçekten mantıklı değil. Son dönemde Chelsea'nin başına geçen Lampard, Derby Country'de iyi işler yaptı ve takımın başına getirildi. Sassuolo'da başarılı bir dönem geçirdiği için Roma'nın hocası olan Di Francesco; gittiği her takımı olumlu etkileyen ve kazanma alışkanlığı sağlamaya çalışan Okan Buruk'da Türkiye'de büyük kulüpler arasında gösterilen Başakşehir'in hocası oldu. Ama bu verdiğim örneklerin temel noktası son sezonlarının iyi olması. Bu alınan diğer hocalarda da böyledir. Jurgen Kloop'ta bunu söyleyemiyoruz. Yani demek istediğim Liverpool yöneticileri çok büyük risk almışlar ve bugün diyoruz ki iyi ki böyle bir risk almışlar. 


Liverpool FC Slogan Vintage Poster Baskı, Asla Yalnız yürüyeceksin ...
( Fotoğraf Kaynağı : tr.aliexpress.com )

Gelinen noktaya baktığımızda kocaman bir süreç, değişen onlarca futbolcu, sabreden binlerce taraftar ve alınacak o özel kupa. Bu çok güzel bir şey. Oldu, yaptık ve yapmaya devam edeceğiz imajı vermek, sahadaki futbolcuların duygularını ortaya koyarak oynaması, her sene hedefe biraz daha yaklaşmak... Bunlar muazzam şeyler. Gerarrd'ın Chelsea maçında ayağının kayması sonucu beklenmedik bir şekilde kaybedilen maçın ve o sezonun sonunda da kaybedilen şampiyonluğun taraftarlar üzerindeki hayal kırıklığını ve üzüntülerini hayal edin. Gerçekten çok ağır ve istemesen de bazen aklına gelip mutsuz olacağın, yanındakiler futbol muhabbeti yaparken en son isteyeceğin şeyin bu futbol muhabbeti olması, seni sen yapan bu şehrin, bu kulübüne karşı eskisi gibi destek olma dürtüsünün azalması ve uykularının kaçması. 'Abartma kardeşim' demeyin çünkü bunlar eminim oldu. 

8 Ekim 2015 günü takımın başına geçen Klopp takımın durumunu biliyordu ve bu durumu Borussia Dortmund ve Mainz'da yaşamıştı. Bu bir avantajdı çünkü ekonomik sıkıntı içerisinde başarı kazanılabileceğini gösteren biriydi Klopp. İlk senede yine de Jurgen çok eksik görmüş olacak ki kesenin ağzını açmış. Rahim Sterling ve Fabio Borini'den gelen 74 milyon € gelir yetmemiş alınan oyuncular Christian Benteke, Clyne,Danny Ings'e ödenen toplam tutar 112 milyon € tutmuştu. James Milner'e ise bonsevis ödenmemişti. Klopp ilk sezonunda Liverpool'a UEFA Avrupa Ligi finali oynattı. Fakat kupa gelmemişti. İlk kupa için biraz daha zaman vardı. 2016/2017 sezonunda takım şekillenmeye başlamıştı. Oynatacağı (ofansif 4-3-3) sistem için temel kurulmaya çalışılıyordu. Bunu da Sadio Mane (41.20 mil €), Wijnaldum (27.50 mil €), Lorıs Karıus (6.2 mil €), Ragnar Klavan (5.0 mil €), bedelsiz gelen Joel Matıp ve akademiden gelen Trend Alexander Arnold. Bu seneden sonra işler yoluna girmeye başlamıştı. Artık ligi bütün bir sezon boyunca götürebilecek genç bir takım ve Şampiyonlar Ligi vardı. 16/17 sezonunda 4. oldular ve ön elemeyi geçtikleri takdirde uzun bir aradan sonra Anfield Şampiyonlar Ligi müziğini duyabilecekti. Ve tabii ki tahmin edeceğiniz üzere ait olduğu yere uzun bir aradan sonra gelmiş oldu. 


Hikayenin bundan sonraki kısmı inanılmaz. Bu zamana kadar konuştuklarımız her takımın yapacağı veya yapabileceği şeyler. Ama bundan sonraki kısmı ancak Liverpool'a özel. Şimdi o zaman hikayenin en tatlı yerine geçebiliriz. 

16/17 sezonu bittiğinde oluşan takımı daha takım yapmak için yaz transfer döneminde Mo Salah (42 mil €), Ox Chamberlain 
(38 mil €), Andrew Robertson ( 9 mil € ) alındı. Phıl Coutınho 145 mil € bedelle Barcelona'ya transfer oldu. Ve temel atılmış oldu. Takım sezona bu şekilde girdi. Ara transfer döneminde ise 84.65 mil € bedelle Virgil Van Dijk gibi olağanüstü bir stoperi kadrosuna katmış oldu Liverpool.  


Jurgen Klopp hopeful that Liverpool defender Virgil van Dijk will ...
( Fotoğraf Kaynağı : The Telegraph )

2017/2018 sezonu artık bu kulüp için güzel bir yıl olmalıydı. Kupa için artık yeterli bir seviyeydi bu takım. O sene Real Madrid'e karşı Şampiyonlar Ligi'nde finale çıkıldı ama kazanılamadı. Yine olmamıştı. Önce Mo Salah'ın sakatlanıp oyundan çıkması sonra Lorıs Karıus'un akılalmaz hataları maçı kaybettirdi. Ortada hala bir kupa yoktu ama takım gümbür gümbür geliyordu. Lorıs Karıus Beşiktaş'a gitti ve bir kaleciye ödenen en fazla bonservis bedeli ödenerek Roma'dan yine çok özel bir oyuncu alındı. Alısson Becker. Bence az verildi o da ayrı konu ama o sene bu sene gibi duruyordu. İşte çılgınlık ya 3 yıl boyunca hiç kupa kazandıramamış bir hocayı ve takımını delicesine sevmek, bunu dünya üzerinde başka hiçbir kulüp yapmaz, yapamaz. Alısson Becker dışında Fabınho, Naby Keıta ve Shaqiri takıma katıldı. 

Takım 18/19 Şampiyonlar Ligi grup aşamasında son anda çıktı. Son 16 turunda Bayern Münih'i eleyerek çeyrek finale kaldılar. Çeyrek finalde karşılarına Porto geldi ve zorlanmadılar;  toplam skorda 6-1 ile geçtiler. Yarı finalde Camp Nou'da 3-0 kaybettikleri maçın hemen ardında çoğu kişi ve bende artık finalistin Barcelona olacağına emindik. Anfield'da oynancak maçta Roberto Firmino ve Mo Salah yoktu, yani Liverpool'un elendiğine emindim. Maçın Anfield'da oynanacağını ve bu takımın mucizeler takımı olduğunu unutmuştum. Liverpool'un finale çıkması için 4 gol atması ve hiç gol yememesi gerekiyordu. Hiç gol yememesi gerekiyordu ama karşıdaki takımın Barcelona olduğunu unutmayın. Ve evet öyle de oldu. Maç bittiğinde skorboarda  4-0 yazıyordu. Muhteşem bir takımın muhteşem bir başarısıydı bu. Maç bittiğinde futbolcuların kolkola girip taraftarları karşısına alarak söyledikleri 'you will never walk alone' şarkısı o sezonun bu sezon olduğunu gösteriyordu.

Bredsidan: Urkrafterna Anfield och Liverpool gick inte att stoppa


Finalde Totthenham'ı 2-0 yenerek Şampiyonlar Ligi şampiyonluğuna ulaşılmıştı. Jurgen bu kupayı hayatı boyunca ilk defa kaldırıyordu. Hatta maça çıkan 11'in tamamı bu kupayı ilk defa kaldırıyorlardı. Liverpool ise eski sevgiliyi bekler gibi özlem duyduğu bu kupaya 2005 yılından beri kazanamıyordu. Ta ki 2019'un Haziran ayına kadar. 
 
Liverpool set to be top seed for 2019-20 Champions League ...

2020 yılında kadro bozulmadı ve ve 30 yıllık hasrette sona ermiş oldu. Biz bugün bu takımın nasıl buralara geldiğini yapılan doğruları Liverpool'u Liverpool yapan değerlerin şehrin ve takımın üzerinde nasıl etki ettiğini ve fedakar ve cefakar Liverpool taraftarlarının takımını hiç yalnız bırakmayışını dilimiz döndüğünce anlatmak istedik. Umarım beğenirsiniz.














Yorumlar

Popüler Yayınlar